Derneğimizin Amacı

Türkiye’nin ilk köy kadınları derneği olma özelliğine sahip olan derneği kuran ve yaptıkları çalışmalarla birçok köye örnek olan köylü kadınlar, başlangıçta karşılaştıkları zorluklara rağmen yılmamış, ilk 5 yıl boyunca üyelerinin gönüllü çalışmalarıyla derneğin alt katını yapmışlar, 5 yılın sonunda 150 kişiye hizmet verebilen bir işletme haline gelmişlerdir.Şu anda yaklaşık 300 kişiye hizmet verebilen bir işletme halini almıştır.
Saitabat Köyü Kadınları Dayanışma Derneği, kadın iş gücü ve emeğiyle kendi kültürlerini yaşatarak aşağıdaki amaçlar doğrultusunda dernek faaliyetlerini yürütmüşlerdir.
  1. Köydeki kadınların kendilerine olan özgüvenlerini arttırmak.
  2. Kadınların kendilerini geliştirmelerine katkıda bulunmak.
  3. Kadınlara istihdam yaratarak aile bütçesine katkıda bulunmak.
  4. Başta kadınlar olmak üzere okuyan gençlere istihdam sağlamak.
  5. Köyden kente göçü azaltmak.
  6. Yardıma muhtaç insanlara yardım etmek.
  7. Kültürlerine sahip çıkarak onları yaşatmak.
  8. Günümüzde önemini yitiren ve git gide bireyselleşen çalışmaları köylerdeki imece usulü çalışmalara dönüştürerek dernek çatısı altında tekrar canlandırmak.

Derneğimizin İşleyişi ve Çalışma Prensipleri

Türkiye’de geleneksel düşünceler, ataerkil yapının egemenliğini ön plana çıkarmakta ve toplumsal faaliyetlerde cinsiyete bağlı bir işbölümüne göre kadının yeri evi olarak tanımlanmaktadır” Saitabat Köyü kadınlarının kendi çabalarıyla kurdukları dernek, bu düşüncenin aksine iş bölümüne göre kadının yerinin sadece evi olmadığının, iş hayatında da kadının isterse başarılı olabileceğinin bir göstergesidir.
Dernek, Ramazan Bayramı ve Kurban Bayramı’nın ilk günü hariç her gün açıktır. Ramazan ayında ise iftar yemeği vermektedir. Sabah 08:30’da açılan dernek, kışın 17:00’a kadar bahar ve yaz aylarında 18:00-19:00’a kadar müşteri durumuna göre hizmet vermektedir. Başlangıçta 9 üyeyle kurulan dernek, 6 ayda 35 üyeye ulaşmıştır. Her geçen gün üye sayısı artan derneğin şuanda ise 113 üyesi vardır Dernekte aktif olarak yaklaşık 45-50 üye dönüşümlü olarak çalışmaktadır. 8’er kişilik 4 grup vardır ve her grup birer hafta dönüşümlü olarak çalışmaktadır. Dernek içinde gözleme grubu, mutfak grubu, makarna grubu gibi bir görev dağılımı yapılmıştır. Başlangıçta bireysel olarak yaptıkları ürünleri derneğe satan kadınlar daha sonra işi daha da ileri götürerek Bursa’da “Sultan Anneler” adıyla bir ürün yeri açarak çarşamba ve perşembe günleri orada makarna, silor, erişte, mantı, tarhana gibi ürünlerin üretimini yapmaktadırlar. Derneğe en çok ilkbahar ve yaz mevsiminde gelen olmaktadır. Bu dönemlerde hafta sonları gelen kişi sayısı 500’ü geçmektedir. Yerli turistlerin haricinde dernek en çok Arap turistler tarafından tercih edilmektedir. Derneklerine gelenleri müşteri olarak değil de misafir olarak gören kadınlar, kalabalıktan dolayı derneğe bir de bekleme odası yapmışlardır. Her gelen misafire numaranın yazılı olduğu bir fiş verilir, kalkan oldukça numara okunarak misafirler uygun yerlere oturtulur. Gelen misafirler hiç itiraz etmeden kendilerine sıranın gelmesini beklemektedirler.  Kadınlar arasında iş bölümüne ve sistemli bir çalışma prensibine sahip olan dernekte kahvaltı yapmaya oturduğunuz anda hizmet başlamaktadır. Kahvaltıda sunulan yiyeceklerden zeytin hariç hepsi köylülerin ve oradaki kadınların ürettiği yiyeceklerdir.Derneğe girişte evinize girer gibi ayakkabılar çıkartılarak girilir. İç kısımda çeşitli numaralara göre kadın, erkek ve çocuk terlikleri vardır, bunlardan giyilerek kahvaltı yapılan kısma geçilir. Tertemiz, bembeyaz kanaviçe işli örtüler serili koltuklara oturularak samimi bir ortamda kahvaltı yapılır. Derneğin iç mekânının dizaynı da köylü kadınlar tarafından yapılmıştır. Dantelden örülen perdeler, koltuk üzerlerine serilen işlemeli örtüler hepsi kadınların el emeği göz nurudur. Dernekte çalışan kadınların ortak özellikleri Saitabat Köyü’nden olmalarıdır. Onlar ya oralıdır ya da bu köye gelin olarak gelmişlerdir. “Türkiye’nin tüm yörelerinde olduğu gibi Bursa’da da artık çağdaş giysilerin egemen olduğu” bir dönemde derneğin kadınları tek tip kıyafet giymektedirler. Baştan aşağı siyah etekleri kanaviçe işlemeli bir kıyafet giyerler. Başlarına da yine önleri el işlemesi olan beyaz başörtüler örterler. Kendi ifadelerine göre bu kıyafetler onların geleneksel kıyafetleridir. Dernek kurulduktan sonra annelerinin sandıklarından çıkan bu kıyafetleri giymeye başlayarak kültürlerini yaşatmayı amaçlamışlardır.